16 Aralık 2010 Perşembe

13.37

take that'in yeni şarkısı ne kadar güzeldir. onu da geçtim  eliza doolittle - skinny genes, the script - for the first time bi de flight of the conchords - all the ladies of the world allahim kliplerini yemek istiyorum. bi de kahvaltımı omletle etmeyi çok seviyorum. ne alaka?

 bugün aslında amacım çok derin manalı şeyler yazıp belki ucundan dünyayı kurtarmaktı. ama olmadı. çünkü blogger beni çok yordu. accountuma girebiliceye kadar 40 defa interneti kapatıp açmam gerekti. şevkim kaçtı. bende sabahtan beri mtv izliyodum, size beyendiğim klipleri yaziim dedim. mesela 30 seconds to mars'ın yeni klibi mükemmel, tam versiyonunu sitenin kendi web sitesinden izleyebilirsiniz. bunun dışında şey var Jovanotti - tuttu l'amore che ho çok tatlı şarkı, klibi zaten beni benden aldı. ama şu i can feel your heartbeat varya enrique iglesias'ı çok sevmeme rağmen 2 reklamda + mtv'de her dakka dinlemekten cıcığı çıktı yani.
 aa bi de şey var 2 tane yeni favorim: linkin park - waiting for the end (çok depeche mode vari olmuş ama sevdim) ve kanye west'in run away'i.
Bi ara Air'in Cherry Blossom Girl klibi vardı hatırlayan varmıdır acaba, ben çok severdim.

 bu arada 30 seconds to Mars'ın yeni klibi Marilyn Manson'ın kliplerine benzetmiş, bilhassa mobscene'e benzettim ben. Marilyn Manson'ı ne kdar sevdiğimin haddi hesabi olmamasını napıcaz peki? moonspell aşkımı bi kenara bıraktım kaç yaşıma geldim hala oturup marilyn manson dinleyip bi de mutlu oluyorum.

 bu arada dışarda kar yağıyo. şaka gibi. HAHAHAHHAHAA
bi de klimalardan su akar ya. tamam. şimdi benim klimamda her klima gibi su akıtıyo. bi klima düşünün ki su akıtıyo. akan su DONUYO. Bologna nasıl bi habitattır allahım kendimi kutup ayısı olur penguen olur kar tilkisi olur noel babanın geyigi olur her türlü soğuk iklim hayvanı gibi hissediyorum ÇÜNKÜ BU HAVADA İNSANLAR YAŞAMIYO.  ay saat 1.30 oldu. ben mutfağıma gidicem şimdi. belki toplarım belki o beni toplar. söz vermiyorum. hevesim kaçtı zaten yazmicam işte. bays

Hiç yorum yok: