17 Ocak 2011 Pazartesi

something between your gaze and mine-will keep us forever entwined

hayat çok garip ve bi o kadar enteresan bi atraksiyon. ne zaman karşınıza neyin çıkacağını bilemiyorsunuz, hatta onu da geçtim, ne zaman nasıl hissedeceğinizi kestiremiyorsunuz. bu aslında hiç hoş birşey değil. güzel bir günün sonunda dünyanın en saçma şeyine ağlarken bulabiliyorsunuz kendinizi, ya da çok alakasız bir şeye kıkırdarken.
 nefret ettiğiniz bir insana sempati duyarken yakalayabilirsiniz kendinizi, ya da canınız kadar sevdiğiniz dostunuza kıl olurken. kalıcı duygu diye bir şey yoktur. bu evrendeki her insanın duygu ve düşünceleri genel geçerdir, suçluluk duymayan insan affetmek istemez mesela. genelleyebiliriz de bu durumu, bi konuda kendinizi haklı görüyorsanız kesinlikle empati kasasınız gelmez karşınızdaki insana.

hani kafanı kaldırsan baksan gökyüzüne, herşey bitecekmiş gibi.
bazen hayal ediyorum. hiç bir şeyin bitmediğini. aynı yerde kafamı kaldırıp bütün bu yılları hayal etmişim gibi. sanki kafamı indirdiğimde o, yine karşımda eski o, bana bakıyor olacak. gülümseyerek sarılacağız. tekrar tekrar değişik yüzler düşünmeyeceğim, hayat o kadar basit olacak yani. ne bugün o gün, ne de yarına az kaldı. bu yüzden daha beklemek lazım, bu yüzden sabretmek lazım-belki bir gün hakettiğin senin olur diye.

Hiç yorum yok: